GEBELİK
BELİRTİLERİ
Aşağıdaki belirtiler erken gebelik döneminde en sık görülen
belirtilerdir:
·
Beklenen adetin başlamaması
·
Memelerde dolgunluk, hassasiyet,
memeucunda koyulaşma, memebaşında karıncalanma hissi
·
Karnın alt kısmında dolgunluk, şişkinlik
ve bazen hassasiyet
·
Bulantı ve bazen kusma
·
Yorgunluk, uykuya eğilim, başdönmesi
·
Sık idrara çıkma
·
Vajina salgılarının artması
Bu belirtiler gebelik oluştuğu andan itibaren vücudunuzda salgılanmaya
başlanan gebelik hormonlarının ve salgılanma miktarı artan östrojen ve
progesteronun etkisiyle meydana gelir. Bu fizyolojik hormonal değişikliklerin
esas amacı vücudunuzun gebeliğe uyumunun sağlanması ve bebeğinizin gelişmesidir.
Bu belirtiler muhtemel bir gebeliğin habercisidir. Kesin tanı
için gebelik testi yapılmalı ve/veya ultrasonda gebelik gözlenmelidir.
GEBELİK
TESTLERİ
Gebelik uterusta (dış gebelik durumunda tüplerde ya da karın
boşluğu gibi bir yerde) yerleştiği andan itibaren trofoblast hücreleri
tarafından HCG (Human chorionic gonadotropin) adı verilen bir hormon salgılanmaya
başlanır. Normalde kanda ve idrarda eser miktarda bulunan bu hormonun arttığının
çeşitli testlerle gösterilmesi (HCG salgılayan tümörlerin olduğu çok ender
durumlar hariç) vücutta bir gebelik olduğunun kesin kanıtıdır.
Kandaki ve idrardaki HCG seviyesinin bu hormona yapısal olarak
çok benzeyen luteinizan hormon (LH) adlı yumurtlamadan sorumlu hormon ile
karışmasını önlemek için HCG hormonunun beta fraksiyonu yani ß-HCG
ölçümü yapılır.
İdrar testleri:
Kanda ß-HCG belli bir eşik seviyesine ulaştığında idrara çıkmaya
başlar ve gebeliğin ilerlemesiyle idrardaki seviye artar. İdrarla yapılan
gebelik testlerinin esası bu ß-HCG'nin varlığının ya da yokluğunun
saptanmasına dayanır. Çeşitli testlerin hassasiyeti arasındaki farklılıklar
idrardaki seviyeyi tanıyıp tanıyamamalarına bağlıdır. Hassas bir test
idrarda gebeliğin en erken dönemlerindeki düşük seviyedeki ß-HCG'yi tanıyabilirken,
hassas olmayan testler gebelik biraz daha ilerleyip idrardaki seviye yükseldiğinde,
yani daha geç bir dönemde gebeliği tanıyabilirler. İdrar testlerinde
"gebelik müspet" sonucu alındığında hata oranı oldukça düşüktür.
Ancak "gebelik menfi" sonucu veren testin bir süre sonra
tekrarlanması uygundur.
Eczanelerde ya da evlerde hazır test kitleri yardımıyla
uygulanan idrarda gebelik testlerinin güvenilirliği üretici firma tarafından
her ne kadar %99 olarak belirtilse de yapılan çalışmalar özellikle adet
gecikmesinin 10 günden daha az olduğu durumlarda hata oranının %50'lerde
olabileceğini göstermektedir ("Hata" genellikle testin
hassasiyetinin düşük olması nedeniyle varolan bir gebeliği saptayamaması şeklinde
olmaktadır. Ancak tam tersi de mümkündür).
Laboratuarda uygulanan idrarda gebelik testleri ise adet
gecikmesinin beşinci gününden itibaren güvenilir sonuç verebilmektedir. Bu
testler daha düşük hormon seviyelerini tanıyabilen ve bu yüzden de hazır
test kitlerine göre daha hassas olan testlerdir.
Kan testi (beta HCG):
İdrar testleri ß-HCG'nin varlığını ya da yokluğunu
saptayabilirken kan testleri ß-HCG'nin kandaki seviyesini
saptarlar. Böylece hormon salgısının başladığı en erken dönemlerde, henüz
adet gecikmesi bile olmadan kanda ß-HCG seviyesi saptanarak gebeliğin tanısı
konabilir, ya da gebelik oluşmadığı yönünde kesin karar verilebilir.
Kanda ß-HCG testi gebelik testi olarak kullanılmasının yanında
dış gebelik, mol gebeliği, düşük gibi
durumların tanısında da kullanılan oldukça değerli bir tanı aracıdır.
ULTRASONLA GEBELİK TANISI
Adet gecikmesi bir haftayı geçtiğinde gebelik testi yapılmaksızın
vajinal ultrasonla gebelik tanısı konabilir. Abdominal (karından bakılan) ultrasonla
ise adet gecikmesi en az 10 gün olmalıdır.
Erken gebelikte yapılan ultrasonografinin
önemi:
Gebelik testinin müspet çıkması gebelik varlığının kesin kanıtıdır,
ancak gebelik tanısı konduktan sonra cevap arayan önemli sorular vardır:
gebelik normal mi?
·
gebelik uterus içindemidir, yoksa bir dış
gebelik mi söz konusudur?
·
bebek canlımıdır?
·
mol gebeliği söz
konusu olabilir mi?
çoğul gebelik söz konusu olabilir mi?
Yukarıdaki normaldışı durumlar ileri aşamalara kadar hiç bir
belirti vermeyebilir. Bu yüzden gebelik testi yapıldıktan sonra hiç bir şikayetiniz
olmasa bile en erken dönemde doktor kontrolüne gitmeniz önemlidir. Yapılan
basit bir ultrasonografi incelemesi, ya da gebelik çok erken dönemdeyse
seri ultrasonografilerle gebeliğin yakın takibe alınması bu normaldışı
durumların en erken dönemde ortaya çıkarılmasını sağlar. Erken gebelikte
normaldışı durumların erken tanısı tedavi şansınızı önemli derecede yükseltir.
Erken gebelik döneminde yapılan ultrasonografinin en büyük
yararlarından biri de son adet tarihiniz ile gebelik haftanız arasındaki
uyumun belirlenmesidir. Erken dönemde yapılan ultrasonun gebelik haftasını
belirlemedeki hata payı ±3 gündür, buna karşın miada yakın yapılan
ultrasonun hata payı ±3 hafta olabilir! Bu incelemenin yapılmış olması
gebeliğinizin ilerleyen dönemlerinde, belirttiğiniz son adet tarihi ile
bebek ölçüleri arasında bir uyumsuzluk olduğunda, bebeğinizin miadı
konusunda şüpheler oluştuğunda çok önemli veriler sağlar.
|